Ülkemizin üst liginde yer alan, Türk futbolunu sürükleyen iki takımın derbisi, puan durumlarına bakılmaksızın her zaman heyecan vermiştir. İki takımın yöneticileri ve taraftarları, ayrı bir motivasyonla bu derbiyi bekler, takip eder, değerlendirir.İki camia da maçı kazanmak ister.
Konuk takıma baktığımızda, bu sezon Fenerbahçe yaptığı transferlerle, zaten peşinen şampiyon oldu olacak diye bir kanaat oluştu. Oysaki müsabakalar oynanmadan sonucu ilan etmek ne kadar doğru? Görüldüki,çok başlı kenar yönetimi sebebiyle Fenerbahçe, aldığı olumsuz neticeler sonunda hızlı moral bozukluğu içine düşüyor.
Diğer taraftan, geçtiğimiz sezon elinden alınan şampiyonluk sonrası yeni sezona istenilen şekilde başlayamayan TRABZONSPOR, Abdullah hoca ile, kendi küllerinden adeta doğarak ilk döre girdi ve bu galibiyet serisini devam ettirmek amacıyla oynayacaktır. Maçı kazanmak ve hedefine ulaşmak isteyecektir.
Trabzonspor defans ve orta saha organizasyonu Fenerbahçe‘den daha iyi durumda. İsabetli pas düzeyi çok yükseldi. Ceza alanına orta potansiyeli de iyi.
Abdullah Hoca, tek yetkiyle kenardan yönetim sağlarken, Erol Bulut'un her hamlesi, birkaç süzgeçten geçtikten sonra sahaya yansır. Oyuncu bunu hisseder. Kafasındaki oyunu oynar. Hocasıının kararlarını sorgular. Bu durumda Fenerbahçenin takım oyunu zora girecektir.
Bu şartlar altında, Trabzonspor'u daha şanslı görmekle birlikte, beraberlik ihtimali yüksek maç olacak. Kazanmaya yakın olan taraf Trabzonspor'dur. Fenerbehçenin bu kırılganlıkla derbi kazanması bence uzak ihtimal.
Kalecilerin de maça katkısını unutmamak lazım; iki takımda iyi kalecilere sahip.
Neticede kaybeden takım hedefinden sapmaz. İyi ve seyri güzel futbol beklentimizdir.
Sebahattin KESKİN
Yorum Yazın
Facebook Yorum