K.T.Ü.den emekli öğretim görevlisi ve Trabzon Yazarlar Derneği Onursal Başkanıyım amma; Trabzon Dernekleri Federasyonu ile ilgili bu yazımı Trabzon Akyazı Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı olarak yazıyorum.
Çünkü: Trabzon Dernekleri Federasyonu Başkanlığı beni Trabzon günlerinde konferans vermem için üç defa İstanbul Yenikapı’ya davet etti. Ben de cân-ü gönülden Trabzon için gittim; konferanslarımı Akyazı Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı olarak vermiştim. Bu nedenle bu yazımı da aynı ünvanla yazıyorum.
Çünkü: Trabzon Dernekler Federasyonu Başkanlığının çağrısına her dernek başkanı kendi Derneğini temsilen koşarak gitmelidir. Dernekçiliğin halinden dernekler anlarlar. Umarım bu yazımda konferanslarım gibi makbule geçerler. O konferansları verirken aynı zamanda Trabzon Yazarlar Derneği onursal başkanıydım. Şimdi de öyle. Verdiğim konferanslar şunlardı:
1-TRABZON’UN MANEVÎ FETHİ TARİHİ,
2-MUHTEŞEM TRABZON TARİHİ
3—TRABZON MARAŞ KARDEŞLİĞİ
Bu üç konferans konusu o kadar makbule geçti ki üçünü de kitaplaştırma çalışmaları içindeyim. İnşallah bitirince Trabzon Dernekleri Federasyonu Başkanlığımızın bilgilerine sunarım.
İhtiyaç duyarlarsa kitap olarak bastırıp dağıtırlar. Bütün dünya sağlığını tehdit eden, tehlikeye sokan “Virüs” nedeniyle Trabzon için yapılan çalışmalar duraklamadı amma, uygulaması sağlık için resmen engellenmiştir. Yasaklar kalkınca yine İstanbul’da Federasyonumuz adına Trabzon’u temsilen Trabzon’un Demir Yolu ve Tren davasıyla, Fâtihin gelini, ikinci Bayezit Hanın eşi, Yavuzun anası, Cihan hükümdarı Muhteşem Kanûnî Sultan Süleyman Hanın baba annesi Ayşe Gülbahar Hatunun konferansını vermek isterim. Çünkü, bu iki konu Trabzon’un uluslararası konusudur.
Bugün Trabzon’un bin civarında derneği vardır. Bunun Türkiye’deki bir kısmı da Trabzon Dernekleri Federasyonu’na üyedir. Önemli sayıda dernek de yurt dışındadır. Onlar da Federasyon’umuzla irtibat halindedirler. Meselâ: Pariste olanlarla Trabzon’da Ortahisar Tarih Müzesi’nin açılışında dahi görüşme fırsatını buldum. Bilhassa bu yurt dışındakilerin Trabzon’u temsil edebilmeleri için ellerinde Avrupa-i manada Trabzon’la ilgili çok belge ve bilgi olması gerekir. Çünkü, “Bilimsel Trabzonluluğa” çok ihtiyaç vardır. Trabzon kendi tarihini bilgi olmadan hiç kimseye kabul ettiremez. Çünkü bu konuda hiç kimseyi hayran bırakamaz. Trabzon’un tarihte Küçük Asya denilen Anadolu’nun başkenti olduğu bilinmezse; Trabzon’un İstanbul’dan eski kurulduğu, sonradan ikinci İstanbul durumuna düştüğü bilinmezse; eski hudutlarının Batum’dan Kastamonu’ya kadar olduğu bilinmezse bu konuda elde belge yoksa Trabzon nasıl tanıtılabilir? Bu nedenle biz Trabzonlu akademisyen araştırmacı yazarlar Federasyonumuz için bu konulara ağırlık vermekteyiz. Şimdiye kadar bir araya geldiğimizde Federasyon Başkanımız, yardımcıları, temsilcileri bu konularda çok hassas olduklarına şahit olduk. Hele Genel başkanımız İsmail Şatıroğlu bu konuda hiçbir fedâkârlıktan kaçınmayarak Trabzon davasını devlet düzeyinde ele alıp kutlamayı da başarmıştır. İnşallah bundan sonra daha mükemmellerine de imza atacaklardır . Federasyonumuzun en faal elemanlarından Hasan Keskin beyin gayretleri de Trabzon tarihine geçecek güzelliktedir. Onların şahsında bütün emeği geçenleri cân-ü gönülden kutluyorum, Bu köşe yazım ve okurlarım aracılığı ile, Trabzon’dan Mustafa Yazıcı’dan selâmlarımı gönderiyorum. Başarılarının devamını diliyorum. Tekrar görüşmek üzere hoşça kalınız.
22.11.2020 / Trabzon Aktüel Medya
MUSTAFA YAZICI TRABZON AKYAZI KÜLTÜR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ BAŞKANI
Yorum Yazın
Facebook Yorum