Kıymetli Okurlarım;
Biraz uzun zaman oldu yazmayalı,
Neredeyse altmış bir gündür bu köşede,
İki laf edemedik, en son, “Parantez Kapandı “ demiştim.
Bir türlü şampiyonluk artık tamam diyemediğimiz günlerdi…
O halde bu sefer uzunca hasbihal olsun, birkaç konuyu irdeleyelim,
Güzel ve başka şeyler konuşalım ne dersiniz..
BİR ŞAMPİYONLUK NASIL KUTLANIR?...
Düşününce, altmış bir günde ne çok şeyler yaşadık; sekizinci kuşatma tamam oldu.
Dünya çapında şampiyonluk nasıl kutlanır dersi verdik..
Silah atmadık, ama çok güzel hava attık. Bir çok kutlamanın yanında,
Yenikapı’da, Trabzon Dernekleri Federasyonu TDF organizasyonundaki Şampiyonluk Kutlamalarında,
Soğuğa rağmen, dört yüz bin Trabzonsporlu, muhteşem kutlamalarda bir aradaydı.
Dünya şaştı resmen.
Ahmet Ağaoğlu’da katıldı. Esasen, en başında Kulübün bakışı negatifti,
“Bir dernek kutlaması olsa olsa nasıl olabilir ki?...” endişesi hakimdi.
Sonra, olayın çapı ortaya çıkınca, bu endişe yerini heyecana bıraktı,
Ali Koç için çok kötü oldu; dokuz doğursalar da, yapacak bişey kalmamıştı!...
İnadıyla ve karakteriyle şampiyonduk,
Ahmet Ağaoğlu ve İsmail Şatıroğlu birlikte üçlü şov dahi yaptırdılar.
TDF, tartışmasız STK tarihinin en kalabalık açık alan etkinliğine imza attı.
Diyecekseniz ki, “Sen nerden biliyorsun?”
E ordaydım, başından sonuna içineydim…
En komiği de, ben ordayım diye protesto edip, Yenikapı’ya gelmeyen Trabzonlular bile var!
Ali Koç’a da hak verdim yani.
***
KURBAN BAYRAMI…
Mübarek olsun, Allah nice bayramlara nasip etsin hepimizi.
Yardımlaşma, gözetme, fark etme, sevindirme günleridir bayramlar.
Ülkemizde bir darlık var. Hem de öyle böyle değil. Görmezden gelemeyiz.
Vicdan, siyasetin altında ezilmesin.
Hakikaten garip gureba gözetilmeli. Daha da çok üstelik.
İzlediğim, eşittiğim ve çok üzüldüğüm bir jargon oluştu son zamanlarda;
“İyi de kardeşim, yollar araç dolu, marketlerde, AVM’lerde kasa kuyruğu,
Telefonlar son model” vs. vs. gibi…
Yapmayın, vicdanı taca atmaktır bu.
Bir kere, seksen beş milyon ve on milyon da düzenli-düzensiz göçmen,
Yüz milyona dayanmış bir ülke artık Türkiye.
Toplum, hep alış verişte yahut da yollarda gördüklerimizden ibaret değil.
Yüzde kaçını teşkil eder bu grup ki… Zor da olsa alabilenler var olacaktır..
Çok sevdiğim ve keyifle okuduğum Yusuf Ziya Cömert Üstad, köşesinde içime dokunan bir tespit yapmış bu konuda. Tam da yukarıda bahsettiğim konuya parmak basmış son yazısında;
“…. Ama yaşadığımız yerdeki yoksullarla hemhal olmak, yoksul dostlarımız olması ve onların derdine çare olmamız daha güzel.
Cemiyetimiz o kadar irtibatı kopardı ki yoksullardan, mahallelerimiz öyle ayrıldı ki zengin ve yoksul mahalleleri olarak, o kadar yabanileştik ki… İnsanların yoksul olabileceğine inanmakta bile güçlük çekiyoruz. Vicdan, böyle böyle kayıyor işte...”
Sanık sizin…
**
ÜSKÜDAR’DA ÇOCUK OLMAK…
İstanbul’da on bir belediye başkanı Trabzonlu. (İlla takım kuracaz)
Birçoğu ile uzak yakın temasım oluyor. Hemşehrim olunca orda bir dururum.
Hemen hepsi, kentleşmeye dair projelerini tanıtıyor. Güzel işler yapıyor hepsi ayrı,
Ama içlerinde, İstanbul’a köy yapıyorum diyen birisi var ki,
“Agıldan uyumamak”, toplumu “uçlardan yakalamak” O’nun işi..
Hemen anladınız zaten; evet evet, Hilmi Türkmen…
“İyi ki Üsküdar Var” dedirten Hilmi Başkan,
İkinci Başkanlık döneminde, on yıl da başarılı başkan yardımcılığı var.
“ Çocuk/genç, engelli, obezite, ikinci bahar, tebessüm kafe, sıfır atık dönüşümü, okullarda pazartesi zili, Valide Sultan Gemisinde ders, parklarda her gün on sekiz çayı, denize sıfır ilçede ondan fazla yüzme havuzu….
Hepsi uçlarda değil mi?... dahası var,
İki gün evvel konuşuk ettik ki,
Üsküdar’a köy geliyor. Bildiğimiz köy; inek, koyun, keçi, süt, çiftlik…
Bir sorunu var ki, bu köye yetişkin giremez; muhtarı, azası, korucusu çocuk..
Bu çok iyi; kirlenmeyecek anlaşılan.
Üsküdar Çocuk Köyü, 2023 Mart’ta hazır olacakmış.
Üsküdar’da çocuk olmak varmış…
Aramızda kalsın, Saraçhanelik bu adam…
***
TRABZON - KAHRAMANMARAŞ KARDEŞLİĞİ VE ZORLUOĞLU
Kardeşliğin geçmişi önemlidir.
Derin kökleri ve tarihsel geçmişinde incinme yoksa,
İyi niyetle ve samimiyetle beslenmişse,
Bir de derinlerde hısımlık varsa; değme keyfine bu işin.
Trabzon Kahramanmaraş kardeşliği tam da bu mecrada.
Yenikapı’da yirmiüç-yirmi altı Haziranda,
Kahramanmaraş Memeleket Günleri gerçekleştirildi.
Trabzon Dernekleri Federasyonu-TDF ve Trabzon Büyükşehir Belediyesi’ne de stand verilerek konuk edildiler.
Bir günü de kardeşlik vurgusuna ayırdılar; halay ve horon iç içe sergilendi
Trabzon’dan ve Maraş’dan sanatçılar sahne aldı.
Şampiyonluk kutlaması bile yapıldı.
Maraşfed Genel Başkanı Uğur Yinanç, Başkan Vekili Ahmet Ardıç ve ekibi
Alkışı da övgüyü de hak ettiler.
TDF Genel Başkanı İsmail Şatıroğlu da, üç gün boyunca alanda bulunarak,
Kardeşliğin kökleşmesine büyük katkı verdi.
Diğer taraftan, aynı gün,
Trabzon’daki Maraş Caddesi’nin yenilenen bölümleri için açılış töreni vardı.
Gerçekten çok beğenildi yeni yayalaştırma konsepti.
Murat Zorluoğlu Başkan, büyük projelerinden birini hayata geçirmekle kalmayıp,
Yenikapı’daki kardeşlik şölenine de selam çaktı.
Çok güzel hareketler bunlar… Alkışı hak ediyor..
(Kardeşliğin pekişmesinde büyük ktkıları bulunan Necmettin KaradumanIn ruhu şad olsun)
DİKMEN VE YAYLASI…
Sakarya’nın Hendek İlçesinin bir köyü Dikmen. Bin iki yüz haneli.
Neredeyse tamamı Trabzon Şalpazarı/Ağasar'ımızdan...
Geçen hafta sonu, "112. Dikmen Yayla Şenliği"'ni yaptılar. Asri olmuş artık.
Gönül Adamı Ahmet Çabuk Başkanla birlikte katıldık. Çok keyif aldık.
Yüz yirmi yıla yakın geçmişine rağmen, hala orijinal kültürel değerlerini sürdüren,
Birlikte hareket etmeye devam eden,
Bayramlarda, yetmiş kazanla, yedi bin kişiye KEŞKEK ikram edebilen Dikmen köylülerini kutluyorum…
Nihat Günbatı Başkan'a, Menderes Ayvaz Muhtar'a,
Gazeteci ve kültür insanı Kadir Kazın, İş İnsanı Osman Kıt ve Enes Kahraman’ateşekkür ediyorum…
Seneye nasipse orada olacağız yine.
***
SİYASET
Yetenek işidir. Zorlamayla olmaz.
Demokratik düzen siyaset ve siyasi partisiz olmaz.
Parti tabanlarındaki içten fedakarlıkları görünce onlara gıpta ediyorum.
Dostlarım da, zaman zaman sitemle karışık,
“Bu kadar emekleriniz var, bunu siyasetle taçlandırın, oralara kanalize edin, çok da güzel yaparsınız” şeklinde,
Haketmediğimi düşündüğüm,
Kendi hüsnüniyet veya telkinlerini paylaşıyorlar.
Güzel bişey tabi. Bi yerlerde işe yarayacak tarafımızı gördüler demek ki.
Bazen, bu halimle işe yaramazmışım gibi hissediyor olsam da,
Dostlarımın tavsiylelerini dinlememezliğim olmuş mu hiç?.
Var olsunlar.
Esen Kalın...
*******
Hasan KESKİN
Trabzon Aktüel Medya İmtiyaz Sahibi
Yorum Yazın
Facebook Yorum